Üç Kız Kardeş - Anton Çehov | Kitap Yorumu + Alıntılar
Yazar : Anton Çehov
Türü : Tiyatro
Yayınevi : İş Bankası Kültür Yayınları
Çevirmen : Ataol Behramoğlu
Baskı Sayısı : 5. Baskı
Baskı Türü : Karton Kapak
Sayfa Sayısı : 116
✓Bizim Büyük Challangeimiz Tamamlanan Madde : Hiç okumadığınız bir yazarın kitabı.
Herkese merhabalar! Havalar bu sıralar pek gel gitli.. Ben buna dayanamayıp kaptım şifayı. Birkaç gündür yataktan kalkamıyorum. Lütfen sizler de kendinize dikkat edin. Bu havalar tam hastalık havaları bir güzel, bir kötü derken insan anlayamıyor.
Neyse kendimi bugün iyi hissedince unutmadan bu güzel kitabın yorumunu sizlerle paylaşayım istedim. Yukarıdaki madde de belirttiğim gibi Çehov'dan okuduğum ilk kitap Üç Kız Kardeş. Uzun zamandır yazarı okumak istiyordum ama bir türlü nasip olmamıştı. Bu kitabı da canım Mutlu Son grubumun tatlı kızları Nurşah ve Çağla doğum günümde hediye edince artık bekletmenin anlamı yok dedim. Kısaca konusundan bahsedeyim sizlere.
KONUSU:
Asker bir babanın Moskova'da doğan kızları babalarının ölümünden sonra taşraya taşınır. Fakat bu durumdan hiç mutlu değillerdir. Sürekli Moskova'ya taşınmanın yollarını ararlar.
Kitabın başlarındaki konuşmaların beni çok etkilediğinden bahsetmek istiyorum yorumuma geçerken. Gelecek hakkında yaptıkları konuşmaları günümüz açısından değerlendirdiğimizde pek çok konuda biz de gelecek için aynı şeyler düşünüyoruz aşağı yukarı. Diyaloglar güzel fakat rahatsız eden nokta karakterlerin fazla olması. Kim kimdi? Neyi dedi? falan derken kafama oturmakta epey zorlandım. Hikaye genel anlamda güzel ve okuması kolaydı. Fakat aklıma yatmayan kısım yazar hakkında tam bilgi veren, yazım dili böyle şöyle diyebileceğiniz bir kitap değil. Yani yazarı okumaya başlayacaksanız ilk kitap olarak bu kitabı tercih etmemeniz daha iyi olur diye düşünüyorum. Bunu kitap kötü olduğu için değil, yazarı daha iyi tanıdıktan sonra okunacak bir kitap kategorisine girdiğini düşündüğüm için söylüyorum. Kitap listenize eklemenizi isterim ama başka kitaplarını okuduktan sonra. Son olarak beğendiğim birkaç kısmı bırakıp sizlere veda ediyorum.
ALINTILAR:
"MAŞA:
İnanır mısınız, yüzünüzü gözlerimin önüne getirmekte güçlük çekiyorum artık. Bir gün gelecek, bizler de anımsanamaz olacağız. Unutulacağız."
sayfa 15
"VERİŞİNİN:
(Sahnede gezinerek.)
Sık sık düşünürüm. Yaşama yeniden, ama bu kez bilinçli olarak başlanabilseydi! Yaşamış olduklarımız, hani derler ya, taslak, öteki de temize çekilmişi olsaydı, ne olurdu acaba? Sanırım her birimiz, her şeyden önce, yaşamış olduklarımızı bir daha yaşamaya, ya da hiç değilse, kendimize bambaşka bir yaşama ortamı, ne bileyim, sözgelimi, böyle çiçeklerle dolu, aydınlık bir ev yaratmaya çalışırdık.. "
sayfa 22
"Oh, güzelim, canım benim... Nasıl yaşayacağız şu ömrümüzü? Halimiz ne olacak bizim?.. İnsan bir roman okuduğunda, bütün okudukları eski, bilinen şeylermiş gibi gelir ona... Ama kendin aşık olduğunda, başka kimsenin hiçbir şey bilmediğini, herkesin kendi başına kara vermesi gerektiğini anlarsın. "
sayfa 83
"TUZENBAH
Kimi kez, durup dururken, ne kadar önemsiz, aptalca şeyler insanın yaşamında ansızın önem kazanıveriyor. Eskiden olduğu gibi yine gülersin onlara, boş ve aptalca şeyler olduklarını bilirsin, ama yine de durmaya gücün olmadığını hisseder ve gidersin. Of, söz etmeyelim bunlardan içinde bir sevinç var. Bu köknarları, akçaağaçları, kayınları sanki ilk kez görüyorum ömrümde. Sanki her şey merakla bakıyor bana ve beni bekliyor. Ne güzel ağaçlar bunlar ve doğrusu ne güzel bir hayat yaşanabilir çevrelerinde!"
sayfa 104
Yeni yazılarda görüşmek üzereee :)
Çok geçmiş olsun... Bahar kış tadında geçerken bugün 26 dereceyi görünce çok şaşırdım, cidden. Not aldım bu kitabı alıntılar oldukça anlamlı 😊
YanıtlaSilTeşekkür ederim, gerçekten havalar çok dengesiz. Dikkat etmek gerek. Okuduğunuzda umarım seversiniz :)
Silne güzel alıntılar çok sevdim
YanıtlaSilbu harika yazı için teşekkürler
Zaman ayırıp yorum bıraktığınız için ben teşekkür ederim 😊
Sil